Enfeksiyonlara karşı önlemler

yazar:  Dr. med. habil. Gesche Tallen, Maria Yiallouros, editör:  Maria Yiallouros, türk tercüman:  Sait Kont, Last modification: 2018/05/22 https://kinderkrebsinfo.de/doi/e121680

Genel hususlar

Yüksek bir enfeksiyon tehlikesi varsa veya nötropeni tehlikesi söz konusu ise, tedavi ekibi hastayı ve yakınlarını bilgilendirir, olası tehlike kaynaklarını açıklar ve enfeksiyona karşı belirli önlemlerin alınmasını önerir. Buna rağmen enfeksiyonların oluşmayacağı konusunda bir garanti söz konusu olamaz.

Enfeksiyon riski örneğin şu durumlarda söz konusu olabilir: Başkasının vücuduna dokunmak, ev hayvanlarıyla oynamak, toz toprak üzerinde oynamak, bitkiler tarafından örneğin diken batması gibi yara ve sıyrık oluşması, ham sebze ve meyve yemek. Bundan dolayı bağışıklık sistemi zayıflamış bir çocuğun bulaşıcı hastalığı olan veya daha kısa bir süre önce aşı yaptıran (canlı aşı) insanlarla bir araya gelmemesine dikkat etmek gerekir.

Temizlik ve hijyen önlemlerinin alınması (örneğin elleri yıkamak), dezenfekte sıvılarla düzenli aralıklarla ağızını çalkalamak, sert diş fırçasıyla dişlerini temizlemekten kaçınmak ve tırnaklarını kesmekten kaçınmak gibi davranışlar dikkat edilmesi gereken genel hususlardır. Cilt temiz tutulmalıdır. Oda içinde saksı bitkileri bulundurmamak gerekir. Ceviz, fındık ve fıstık yemekten feragat edilmelidir çünkü bunlarda mantar bulunabilir.

Hastanın bir merkezi toplardamar kateteri varsa [merkezi toplardamar kateteri], bunun özenle ve antiseptik ele alınması gerekir yani çok temiz ve steril tutulmalıdır. Burada sayılan riskler hastaya ve/veya yakınlarına tedavi ekibi tarafından açıklanır. Risklerin boyutu büyük ölçüde hastalık durumuna ve tedavinin yoğunluğuna bağlıdır. Genellikle çok ciddi dikkat önlemlerinin ancak tedavinin belirli kritik devrelerinde alınması gerekir [SIM2001b].

Bakteri, virüs ve mantar enfeksiyonlarına karşı ilaçlı profilaks

Yukarıda sayılanlar da dahil bazı hastalık tetikçileri bağışıklık sistemi zayıflamış hastalar için belirgin bir tehlike arz eder. Bu tetikçilerden biri örneğin pnömosistis jiroveci (eski ismi „pnömosistis carinii“) isimli bir mikro organizmadır. Bu hastalık unsuru zor tedavi edilen ciddi bir akciğer enfeksiyonuna sebep olmaktadır. Bunun yanısıra kızamık virüsü, su çiçeği virüsü, herpes virüsü ve küf mantarları gibi hastalık tetikçileri de immün sistemi zayıflamış kanser hastaları için tehlike kaynaklarıdır. Sağlıklı insanlar için genelde bir tehlike arzetmeyen bu tür yaygın hastalık tetikçilerinin sebep olabileceği bir enfeksiyona karşı önlem olarak bazı hastalara ilaçlar verilebilir.

Bir pnömosistis jiroveci enfeksiyonuna karşı önlem olarak hastalara genellikle tedavi boyunca takriben haftada üçer defa (birbirini takip eden üç gün süreyle, örneğin hafta sonunda) Cotrimoxazol (Trimethoprim-Sulfamethoxazol, TMP-SMZ) isimli bir antibiyotik verilir. Bir sıvı şeklindeki bu ilaçla ağız mukozası fırçalanır. Hasta bu ilacı tolere edemiyorsa, başka bir ilaç denenebilir (örneğin Pentamidin inhalasyonu). (Cotrimoxazol ilacını tolere edememek, çoğu hallerde sadece etki maddesini içeren taşıyıcı maddeler sebebiyledir. Preparat değiştirildikten sonra bu etki maddesi çoğu hallerde sorun çıkmadan verilebilmektedir.)

Bir nötropeni durumunda ve yoğun tedavi devrelerinde (örneğin bir endüksiyon ve reendüksiyon terapisinde) küf mantarlarına karşı önlem mahiyetinde kandidas mantar enfeksiyonuna karşı bir ilaç (örneğin amfoterisin B-süspansiyonu) verilebilir. Ayrıca bir enfeksiyondan korunmak için hasta çocuk dışarda toz toprak içinde oyun oynamaktan kaçınmalıdır. Bunun yanısıra evde tamirat ve tadilat gibi inşaat işlerinden mutlaka kaçınılmalıdır, çünkü böyle ortamlar immün sistemi zayıflamış çocuklar için büyük bir mantar enfeksiyonu tehlikesi oluşturmaktadır.

Belirli bazı virüs enfeksiyonlarına karşı da önlem alınmalıdır. Bağışıklık sistemi zayıf hastaların su çiçeği (varisella) veya zona hastalığı (varisella soster) hastalarıyla kontak kurmalarından mutlaka kaçınılmalıdır, aksi takdirde bu virüslerden birine bulaşmak hayati tehlike oluşturabilir. Alınan önlemlere rağmen hasta bu virüsleri taşıyan biriyle temas ederse, hastanın önlem olarak virüs frenleyici ilaçlarla (örneğin Aciclovir) tedavi edilmesi gerekebilir.

Herpes-simpleks virüsü (dudaklarda herpes kabarcıklarına sebep olan virüsler) enfeksiyonuna yakalanan hastalara da önlem mahiyetinde Aciclovir ilacıyla tedavi uygulanması tavsiye edilir [GRA2001] [GRA2001a] [GRO2001] [GRO2001a] [SIM2001].

Dalağa bir radyoterapi uygulanması gerekliyse, terapiden sonra belirli bazı bakterilere karşı (pnömokok, meningokok) aşı yapılması tavsiye edilir. Gereken hallerde tedavi esnasında ve sonrasında hastaya önlem mahiyetinde antibiyotik (örneğin penisilin) verilebilir.